Ağu 162016
 
2.855 views

Toz zerresi büyüklüğünde kablosuz algılayıcılar

Bilim-kurgu filmleri veya öykülerinde görmeye alışık olduğumuz araç gereçleri gündelik yaşamımızın içinde görmeye giderek daha fazla alışıyoruz. Bir toz zerresi boyutundaki kablosuz algılayıcılar da bunlardan biri. Bu cihazlara “neuronal dust” (sinirsel toz) adı veriliyor ve insan vücuduna kolayca yerleştirilebiliyor.

Sinirsel tozların enerji gereksinimi dışarıdan kolayca temin edilebiliyor. Ayrı bir pil veya batarya sistemine gerek yok. Hatta bu cihazlar, sinir ve kasları uyarma potansiyeline de sahip.

Deneyler halen kobaylar üzerinde sürdürülüyor. Kaslara ve periferik sinirlere yerleştirilen bu aygıtlar ultraseslere duyarlı. Bu sayede hem gereken enerjiyi sağlıyor, hem de gerekli okumaları yapabiliyorlar.

Science News Journal‘de yayınlanan bir makale konuya ilişkin pek çok ayrıntıya sahip.
Okumanızı öneriyorum. Sayfada, sinirsel tozların boyutlarını kavramanıza yarayacak bir de video var.

Toz zerresi büyüklüğünde kablosuz algılayıcılar

Image Credits: ScienceNewsJournal

Alıntı: http://sciencenewsjournal.com/engineers-create-first-dust-sized-wireless-sensors-can-implanted-human-body/

Eyl 212015
 
2.197 views

Limitsiz Zeka

Limitsiz Zeka

Limit Yok (Limitless) isimli filmi iki parça halinde izledim. İlk bölümü dün gece geç saatlerde izlemiştim, kalanını da bugün izledim.

Aslına bakarsanız, bu filmi daha önce de izlemişim. Ama ayrıntılarına fazla dikkat etmemişim herhalde. Sonunu bile belleğime farklı kaydetmişim. Filmle ne büyük tezat!…

Bu yazıda bir film eleştirisi veya tanıtımı yapmayı amaçlamıyorum. O yüzden, izninizle konuyu, filmi izlemeyenler için kısaca özetleyeyim:

Filmdeki kahramanımıza, tesadüfen karşılaştıkları uzak bir akrabası, küçük bir hap verir. Hapın ne işe yaradığına ilişkin pek fazla ipucu da vermez. “Yazar bunalımı” içindeki kahramanımız, süresi dolmasına rağmen yazması gereken kitabı yazamamaktadır. Borçları birikmiştir. Kız arkadaşı onu terketmiştir. Tam bir ruhsal ve fiziksel çöküş içindedir.

Daha kötüsü olamayacağı düşüncesiyle hapı yutar.

Onu tam bir sürpriz beklemektedir. Uyuşturucu olmasından kuşkulandığı ilaç bir kaç dakika içinde onu süper bir insana çevirir. Tüm algıları olağanüstü düzeyde keskinleşmiş, belleği ve muhakeme yeteneği doruklarına tırmanmıştır.

Kitabını 4 gün içinde yazıp bitirir. Ondan umudunu kesmiş olan editörü şaşkınlık içindedir…

Evet! Konunun özeti bu aslında… Ancak filmin gerilimini canlı tutmak için aksiyona ihtiyaç var. Bu yüzden işin içine kötü adamlar, brokerlar, büyük sermayedarlar girer. Üstelik ilacın olumlu etkisi kalıcı değildir; üstelik yan etkileri vardır.

Aksiyon ve gerilim, film boyunca etkisini sürdürür. Kısacası sıkılmadan, zevkle izleyebilirsiniz.

Filmin yönetmeni Alessandro Rossi. Oyuncuların bir kısmı şöyle: Bradley Cooper, Robert de Niro, Abbie Cornish, Andrew Howard, Anna Friel ve Johnny Whitworth.

Film 2011 yapımı. Ancak ana tema bana pek te yabancı gelmedi. Yaklaşık 45 yıl önce, ODTÜ kütüphanesinde okuduğum bir bilimkurgu öyküsünde benzer bir konu işlenmişti. Ne kitabın adını, ne de yazarını hatırlamıyorum. Ama çok güzel kurgulanmış bir öyküydü.

Öykümüz, bir günlük şeklinde tasarlanmış. Yazarı zeka özürlü. Çok kısıtlı bir sözcük dağarcığı var. Cümleler çok kısa. Çocuksu.

Kahramanımızı bir laboratuvarda kobay olarak kullanıyorlar. Aynı laboratuvarda fareler üzerinde kullanılan ilaç harikalar yaratmakta, farelerin beyin fonksiyonlarında olağanüstü gelişmeler olmaktadır.

Aynı ilacı kahramanımıza da veriyorlar ve farelerde görülen gelişmeye benzer gelişmeler onda da ortaya çıkıyor. Bu değişiklikleri kahramanımızın günlükte kullandığı dilden kolayca izleyebiliyoruz. Yeni kelimelerin sayısı artıyor, cümleler uzayıp derinleşiyor.

Bu gelişme öyle bir boyuta geliyor ki, kahramanımız beyin fonksiyonlarının geliştirilmesi ile ilgili konularda büyük bir uzman haline geliyor.

Öykümüzün sonu, ne yazık ki oldukça acıklı. Yükseliş süreci, sonu ölüme varacak hızlanmış bir çöküş süreciyle sonlanıyor. Günlüğün dili bu çöküş sürecini de aynen yansıtıyor. (Bu arada işin içine aşk falan da karışıyor ve öykünün duygusal atmosferini iyice pekiştiriyor.)

Öyle görülüyor ki, insan oğlu mucizelerden hiç bir zaman vazgeçmiyor! Üstelik bu nanoteknoloji çağında, pek çok mucizeye de şahit oluyoruz zaten. Çelikten yüzlerce kez dayanıklı, bir o kadar da hafif graphene gibi malzemeler günlük yaşamımızın için giriyor artık. Elektronik iletişim, yaşamımızın doğal bir uzantısı haline dönüştü. 50 yıl önce Uzay Yolu maceralarında izlediğimiz pek çok hayal ürünü araç-gereç, şimdi gündelik yaşamımızın içinde, hatta bazıları hayalin bile ötesine geçti.

Son yıllarda yapay zekanın insanın konumunu nasıl etkileyeceğini tartışıyoruz. İnsana gerek kalacak mı? Yoksa insan da türü tükenmiş canlıların arasına mı karışacak?

Aslında bu kadar karamsar olmaya gerek yok belki de. Ancak, teknolojik gelişmeler bir yandan insanın doğal kapasitesini daha iyi kullanabilmesini sağlarken, yapay uzuvların işin içine girmesi insanı “süper” niteliğe doğru taşıyacak gibi. Bu hibrid yaşam tarzı nereye kadar gidebilir, onu şimdiden öngörmek çok kolay değil. Ama örneklerini şimdiden görebiliyoruz.

Sizi daha fazla yormamak için, yapay zekanın insanoğlunu nasıl etkileyebileceğini bir başka yazımızda ele alalım.

Beni izlemeye devam edin.

Ahmet Aksoy

Ağu 272014
 
1.997 views

Yeni Savaş Teknolojileri – 3

Akla Zarar Yeni Savaş Teknolojileri

görsel: stopthecrime.net

Yazımın ikinci bölümünde özellikle Bilgi Teknolojileri konusunu ele almıştım.
Bu yazıda ise Yapay Zeka ve Robotbilim konularındaki gelişmeleri ve beklentileri ele alacağım.

Bilgi Teknolojileri konusundaki beklentiler raporda şöyle özetleniyor:

BAZI BT BEKLENTİLERİ

  • Kuantum bilgisayarlarının öncüleri 5 yıl içinde ortaya çıkmaya başlayacaklar (http://en.wikipedia.org/wiki/Quantum_computer)
  • Bugün bilgisayarların tükettiği toplam enerji %15 iken, bu sayı 2010’a kadar %60 düzeyine çıkacak (Demek ki bu belge 2010 tarihinden önce hazırlanmış)
  • Giyilebilir/Takılabilir kişisel elektronik cihazlar : haberleşme, bilgiişlem, duyuların hassaslaştırılması, sağlık takibi, beynin uyarılması (brain stimulation)

YAPAY ZEKA (VE ÖTESİ) BİLGİSAYARLAR

İnsan beyninin karakteristikleri/yetenekleri

  • 100 milyar nöron
  • 100 trilyon nöron bağlantısı
  • Bir saniyede 200 hesaplama, yavaş sinir ağı devreleri
  • Bir saniyede 20 katrilyon (peta) hesaplama
  • Örüntü tanıma -pattern recognition- (paralel-işlem) konusunda mükemmel, ardışık düşünmede -sequential thinking- zayıf
  • Rasgele denemelerle çalışır

Cihaz Yetenekleri

  • Şu anda, saniyede 10 trilyon hesaplama; 2004’e kadar 10 kat artacak (Demek ki rapor tarihi 2004 öncesi)
  • 2010’a kadar 20 katrilyon (peta) boyutuna erişecek (PC’lerde 2025’te)
  • 2030 yılına kadar, PC’ler insan dolu bir kasabanın ortak zihinsel yeteneklerine sahip olacak

Y.N.: Güncel mikroişlemci hızlarını http://en.wikipedia.org/wiki/FLOPS adresinden elde edebilirsiniz. Sunumdaki “hesaplama” sözcüğünün FLOP karşılığı olarak kullanıldığını düşünüyorum. Aksi halde karşılaştırma yapmak pek kolay olmayacaktır.

ABD “İNSAN BEYNİ PROJESİ”

  • 90’larda başladı 5 ajans (NIH, NSF, DOD, NASA, DOE) üzerinden bağlantılı olarak 16 kuruluş tarafından mali açıdan desteklendi
  • Nöroinformatik (Sinirbilim -neuroscience- ile informatiğin kesişimi)
  • Society for Neuroscience yıllık toplantısında 10 bin bireysel sunum (moleküler genetikçilerden, bilişsel psikologlara -cognitive psychologists- kadar)
  • İnsan beyninin ayrıntılı sinirsel yapılanmasını -neuroanatomy- saptamak (“sayısal beyin haritası”)
  • Beyin çalışmalarında Bilgi Teknolojilerinden yararlanmak, Yapay Zeka ve Bilgi Teknolojileri için beyinle ilgili bilgilerden yararlanmak

HAYAL GÜCÜ MAKİNASI
ya da YARATICILIK MAKİNASI
ya da “Creative Agent”

  • Kurallara bağlı, uzmanlaşmış bir sistem değil; mevcut Yapay Zeka “en iyi tahmin” yöntemi
  • Eğitilmiş bir sinir ağını anlamlı girdilerden yoksun bırakarak onu “düşünmeye”, “derinliklere inmeye” zorlayarak yeni kavramlar, vb üretmeye yönlendirir; böylece yeni fikirler ve kavramlar ÜRETİR. Bağlantılı bir başka sinir ağı da bu “çıktıları” yakalar/kaydeder/yorumlar ve rapor eder.

Bir sonraki bölümümüzde bu gelişmelerin dünya ekonomisine yansımalarını incelemeye başlayacağız. Rapor, bundan sonra daha da ilginçleşmeye devam ediyor.

Beni izlemeye devam edin!

Okuyacaklarınıza “Vaybe!” diyeceğinizden eminim!

ahmet aksoy

Kaynaklar:
http://www.stopthecrime.net/nasa.html
http://2045.com/news/29211.html
http://en.wikipedia.org/wiki/FLOPS

Yazının 1. Bölümü:  http://vaybe.axtelsoft.com/akla-zarar-yeni-savas-teknolojileri/
Yazının 2. Bölümü:  http://vaybe.axtelsoft.com/akla-zarar-yeni-savas-teknolojileri-2/

Ağu 082014
 
2.037 views

Akla Zarar Yeni Savaş Teknolojileri – 2

Akla Zarar Yeni Savaş Teknolojileri

görsel: stopthecrime.net

İlk yazımda 2025 yılına kadar gerçekleşeceği öngörülen çarpıcı teknolojik gelişmeleri inceleyen bir NASA raporundan bahsetmiştim. O bölümü henüz okumadıysanız http://vaybe.axtelsoft.com/akla-zarar-yeni-savas-teknolojileri/  adresinden ulaşabilirsiniz.

Belgeyi incelemeye devam ediyoruz.

NANOTEKNOLOJİ ARAŞTIRMALARI

NanoTeknoloji konusunda Amerika Birleşik Devletleri, sadece %2’lik bir farkla bile olsa, 3. sırada görülüyor. İlk sırada Avrupa, ikinci sırada Japonya var.

Ülke sıralamaları ve oranları şöyle:

  • %29 Avrupa
  • %28 Japonya
  • %27 ABD
  • %16 Diğer ülkeler

İNSANLIĞIN TEKNOLOJİK EVRELERİ

NASA belgesinde İnsanoğlunun teknolojik gelişimi de dönemlere ayrılmış:

  • Avcılık/Toplayıcılık : MÖ 1 milyon – MÖ 10,000 (Doğal Kaynaklar)
  • Tarım : MÖ 10,000 – MS 1800 (Doğanın kontrolü – Bitkiler/Hayvanlar)
  • Endüstri: 1800 – 1950 (Mekanize tarım)
  • Bilgi Teknolojileri: 1950 – 2020 (Endüstri/Tarım otomatizasyonu)
  • Bio/Nano 2020 – ? (Endüstri/Tarım otomatizasyonu)
  • Sanal (BT/Bio/Nano/Endüstri/Tarım’ın robotlaştırılması)

ANAHTAR TEKNOLOJİLER

Bilgi Teknolojileri:

  • Silikon/bio/optik/kuantum/nano teknoloji
  • Sanal Gerçeklik/Holografi bağlantılı yaygın iletişim, hiperspektral algılayıcılar, “sanal varoluş”
  • Otomatik/robotik “herşey”
  • Maliyetlerde aşırı azalma

BioTeknoloji:

  • Ortalama yaşam süresinin iki katına çıkması
  • Doğum öncesi genetik mühendisliği
  • Deniz suyu ile sulanabilen bitkiler (yiyecek, petro-kimyasal stoklama, mineraller, başka gezegenlerde dünya koşullarının oluşturulması)

NanoTeknoloji:

  • Karbon nanotüpler (Dayanım/ağırlık oranı çeliğininkinin 600 katı)
  • Yapıcılar (assemblers) / Canlı fabrikaları
  • Maliyetlerde aşırı azalma

DÜNYA ÇAPINDA BİLGİ TEKNOLOJİLERİ DEVRİMİ

  • Haberleşme/Hesaplama/Algılayıcılar/Elektronik
  • ABD Ticari Bilgi Teknolojileri Araştırme ve Geliştirme yıllık hacmi 100 milyar $
  • [Silikon, Moleküler, Quantum, Bio, Optik] konularıyla ilgili bir milyon kat mertebesindeki gelişmeler
  • Sanal Zekanın insanınkini geçmesi
  • Otomasyon/Robotik konularından devasa gelişmeler
  • Çok-algılayıcılı, yaygın Sanal Gerçeklik, Holografik üniteler
  • Hiper spektral algılayıcıların yaygın ve farklı konularda kullanımı (arazi, deniz, hava, uzay]
  • Mikro/Nano algılayıcılar

BİLGİ TEKNOLOJİLERİNDEKİ GELİŞMENİN TOPLUMA YANSIMALARI

  • Tele-iş (Evden çalışma – tele-commuting)
  • Tele-alışveriş
  • Tele-eğlence
  • Tele-seyahat
  • Tele-eğitim
  • Tele-tıp
  • Tele-ticaret
  • Tele-politika
  • Tele-sosyalizasyon

BİLGİ TEKNOLOJİLERİNDE MEVCUT DURUM

  • 1959’dan bu yana Bilgişilem konulu bir milyon gelişme – Gelecek 30 yılda 100 milyon yeni gelişme bekleniyor – (Bunlardan bin adedi, insan kapasitesini daha da geliştirecek olan gelişmeler)
  • Halen dünya üzerinde evden çalışan 100 milyon kişi var. (15 yıl içinde bu sayının en azından ikiye katlanması bekleniyor)
  • Hindistan ABD’ye oranla 3 kat daha fazla yazılım mühendisi mezun ediyor. Bangalore’da, Güney Kaliforniya’dan daha fazla yazılım üretiliyor.

Bir sonraki yazımda yapay zeka, robotik, vb konulara ilişkin ayrıntıları ele alacağım.

Beni izleyin!

Okuyacaklarınıza “Vay be!” diyeceğinizden eminim!

ahmet aksoy

Kaynaklar:
http://www.stopthecrime.net/nasa.html
http://2045.com/news/29211.html

Yazının 1. Bölümü: http://vaybe.axtelsoft.com/akla-zarar-yeni-savas-teknolojileri/

Ağu 062014
 
1.946 views

Akla Zarar Yeni Savaş Teknolojileri

Akla Zarar Yeni Savaş Teknolojileri

görsel: stopthecrime.net

Bilimkurguya ve bilinmeyene karşı hep ilgi duymuşumdur.

Soruları severim. Cevaplarını bulmayı da… Aldığım lise ve sonrasındaki mühendislik eğitimi bu ilgimi daha da pekiştirdi.

Ancak yaşam, ilgi alanlarımızla uğraş alanlarımızın çakışmasına her zaman izin vermiyor. İstemesek te, yaşamak için seçim yapmak ve ilgi alanlarımızı büyük ölçüde daraltmak zorunda kalıyoruz. Eğer hazır ve tükenmez bir ekonomik desteğe sahip değilsek, başka hiç bir seçeneğimiz yok.

Böyle bir durumda, bilinmeyenleri sadece başkalarının yaptıklarını ve söylediklerini izleyerek yanıtlamaya çalışıyoruz.

Sağ olsun internet! Arama yöntemini biliyorsak ve yeterli zamanımız varsa, bilinen bütün yanıtları orada bulmamız mümkün.

Bir kaç gün önce internette tesadüfen ilginç bir sunum belgesine rastladım.
Belge NASA’ya ait: Savaşın Geleceği (The Future Of War). Sunumun her sayfasında NASA amblemi olmasına karşın, yayınlayan site: http://www.stopthecrime.net. Üstelik belgenin yayın tarihi de pek belli değil. Buna karşın çok ilginç bilgiler içerdiği muhakkak.

Belgede, NASA tarafından üzerinde bilimsel ve/ya uygulama çalışmaları yapılan çeşitli savaş araçları ele alınıyor ve bunların 2025 yılına kadar uygulanır hale gelebileceği öngörülüyor.

Sunum belgesinin çarpıcı Ana Başlığı şöyle:

The ‘Bots, ‘Borgs, ‘& Humans
Welcome You to
2025 A.D.

yani

Robotlar, Siborglar ve İnsanlar
M.S. 2025’e
Hoşgeldiniz

Belgede politikaların “bir gecede” değiştiği/değişebileceği anımsatılıyor.

Sunumu hazırlayanlar Bilgi, Biyo ve Nano (IT/Bio/Nano) Teknolojilerin bir patlama noktasına, bir teknolojik devrim aşamasına ulaşmış olduğunu özellikle vurguluyor.

Değişimler artık onlarca senelik periyodlardan sonra değil, sadece bir kaç ay içinde gerçekleşebiliyor.

Dünya artık bir uzay gemisidir.
Personel;

  • Araçtaki sınırlı kaynağı talan etmekte;
  • Isı ve yaşam-desteklerini onarmak için kurcalamakta;
  • Hala kullanım kılavuzunu aramakta;
  • Aracın her köşesinde ölümcül sürprizlerle karşılaşabilmekte;
  • Sayıları HAFTADA 2 milyon kişi artmaktadır. (P. Creola)

İnsanlar evrime müdahale etmiş ve büyük oranda hızlanmasına neden olmuşlardır.
Gezegenimizde: Global Isınma/Kirlenme/Ormansızlaştırma; ekolojik dengeyi bozan devasa yapılar (barajlar)
İnsan Irkı üzerinde: Genetik Tasarım ve Onarım; “Zihinsel Çocuklar” (Moravec)
Ürünler/Yaşam Formları: Moleküler aşılama yoluyla çapraz ırklar; “Yönlendirmeli Evrim” (Maxygen vb)

Şimdilik bu kadar yeter.

Belgede yer alan bazı konuları, önümüzdeki günlerde bölümler halinde ele alacağım.

Okuyacaklarınıza “Vay be!” diyeceğinizden eminim!

Beni izleyin!

ahmet aksoy

Kaynaklar:
http://www.stopthecrime.net/nasa.html
http://2045.com/news/29211.html
http://vaybe.axtelsoft.com/akla-zarar-yeni-savas-teknolojileri-2/