Şub 162020
 
2.864 views

Singularity Aşamasına Ulaşan Yapay Zeka İnsana Düşman mı Olacak?

Yapay Zekanın singularity-tekillik aşamasına geldiğinde insanlara karşı nasıl bir tavır takınabileceğini incelediğim videonun youtube linkine ve çözümlemesine aşağıdan ulaşabilirsiniz.

https://youtu.be/Nhn8l_rcKo0

Merhaba,

Bir önceki VİDYOMDA Yapay Zekanın etkileyeceği meslekleri işlerken SİNGULARİTİ’den de bahsetmiş ama ayrıntılı bilgi vermemiştim. Bu kez SİNGULARITY – TEKİLLİK konusunu ele alacağım.

Singularity – tekillik, yapay zekanın kendi kendine yeterli olabileceği, kendi kendine üretebileceği, kendi kendini geliştirebileceği ve üstelik insan zekasının bu yapılanların -en azından bir kısmını- anlayamayabileceği bir düzeye gelmesi halidir.

Böyle bir durumda, yani yapay zekanın ne yaptığını insan zekası yeterince kavrayamaz durumdayken, yapay zekanın neler yapabileceğini öngörmek veya yaptıklarını değerlendirmek olanaklı olmaktan çıkacak demektir.

Bazı görüşler bunun çok büyük bir risk olduğunu düşünüyor ve belki de yapay zekanın, yani singularity noktasına ulaşmış, bunu aşmış yapay zekanın insan varlığına gerek duymayacak bir düzeni daha mantıklı bulabileceğini düşünüyorlar; insanın, kendi varlığına bir engel, bir tehdit olabileceğini düşünebileceğini söylüyorlar. Elbette bunun sonucunda yapay zekanın yapacağı ilk şey insan ırkını ortadan kaldırmak, en azından etkisizleştirmektir. Daha iyimser görüşte olanlar, -ben de bu tür olaylara daha iyimser bakıyorum – yapay zekanın bir anda ortaya çıkmayacağını; aşamalarla, insan unsuruyla entegre bir şekilde gelişeceğini düşünüyorlar.

İnsanlar, halen, kaybettikleri bazı uzuvlarını yapay olanlarla değiştirebiliyor. Kol, bacak gibi… Bu tür organlar giderek daha yararlı, daha kullanışlı araçlar haline dönüşüyor. örneğin bir yapay kol veya bacak, sadece hareket etmek için değil, beynin bazı duyumları algılamasını sağlamakla da görevlendirilmiş durumda ve bu konudaki çalışmalar oldukça umut verici görünüyor. zaten uzun vadede bu tür yapay organların orijinallerinin yerini alabileceği, hatta çoğu organın orijinallerinden daha iyi, daha kullanışlı bir hale gelebileceği sonucunu çıkartabiliriz.


TED-How we’ll become cyborgs konuşmasını mutlaka izleyin!

Örneğin yapay bir göz düşünelim. Bu göz istendiği zaman çok uzak mesafeleri görebilecek, teleskop veya mikroskop gibi çalışabilecek, gece görüşü sağlayabilecek, şu anda algılayamadığımız -yani normal bir gözün algılayamadığı- ışık frekanslarını algılayacak şekilde çok daha hassas ve kapsamlı bir hale getirilebilir.

Halihazırda kol ve bacak kaslarını destekleyen, uzun mesafelerde yorulmadan koşmayı veya ağır yükleri kolayca kaldırmayı sağlayan “exoskeleton” / “dış-iskelet” sistemleri üzerinde çalışılıyor.

DARPA exoskeleton

https://commons.wikimedia.org/wiki/File:DARPA_Exoskeleton.tiff


Çeşitli “IRON MAN” giysileri yapılmış durumda ve test aşamasındalar.

Giyilebilen fiziksel destek sistemleri giderek yaygınlaşıyor.

Onun dışında, insan beyninin, düşünce yapısının, beynin temel işlevlerinin bilgisayarlara aktarılabileceği düşünceleri var. Ya da hazır bir takım sistemlerin, algoritmaların, bilgilerin birer ek parça olarak insan beynine entegre edilebileceği söyleniyor. Bu konuda da çalışmalar mevcut. Yani beyninize bir çip takacaksınız ve Çince konuşmaya başlayacaksınız. Çinceyi, ana dilinizmiş gibi anlamaya başlayacaksınız. Ya da bir başka çip takacaksınız, kaslarınız normalin çok ötesinde sizin denetiminizde olacak. Daha önce yapamadığınız hareketleri kolayca, rahatlıkla yapabileceksiniz. Ya da bazı organlarınız tamamen yapay hale dönüşecek ve bu organlarla normal koşullarda yapamayacağınız pek çok şeyi yapabileceksiniz. (BRAIN IMPLANTS)

Bloomberg – The SPARK Reanimating Paralyzed Limbs

Şimdiki çalışmalar genellikle felçli veya bazı organlarını kaybeden insanlara eski yeteneklerini kazandırmak amacıyla yapılıyor.

Bütün bunlar mümkün. Beynin gelişmesi aynı zamanda yapay zekanın gelişmesiyle paralel devam ettiği sürece, insanın doğal yapısıyla yapay zeka bileşenlerinin entegre bir şekilde çalışması giderek kolaylaşacak.

Belki bir müddet sonra yapay uzuvlara karşı çıkacak insanlar, doğal insanı savunan insanlar, kişiler, felsefeler ortaya çıkacak. Belki bunlar uç noktalara da varabilecek. Bugün bile teknolojiyi reddeden bazı inanışlar var.

Onun dışında yine teknolojiyi, teknik gelişmeleri reddedip, tamamen doğal hayatın içinde yaşamak isteyenler, bunu tercih edenler var. Gelecekte neler olacak? Belki her iki yönde de daha uç noktalara gelinecek. Bazı insanlar tüm organlarını yapaylaştırmayı tercih ederken, bazı insanlar da yapay organların kullanımına karşı çıkacaklar.

Doğal insanı savunanların çok fazla başarılı olabileceğini, çok yaygınlaşabileceğini söylemek pek kolay değil. Çünkü bugün bile bir takım yapay yollarla yaşatılan, yaşamını sürdüren çok sayıda insan var. Yapay kalple, diyaliz makinalarıyla hayatını sürdürebilen insanlar var. Buna karşı çıkmak mümkün değil.

Eğer ileride insan vücuduna monte edilebilecek yapay böbrekler yapılırsa, buna karşı çıkmak hiç de mantıklı olmayacaktır.

Daha abartılı gelişmeler de olabilir. Örneğin, doğal halinden daha yetenekli kollar veya bacaklar edinmek isteyen; bu yüzden sağlam durumdaki kolunu, bacağını kestirip; onun yerine yapay organlar taktırmak isteyen insanlar da çıkabilir.

Bu konulara yönelik felsefik tartışmalar zaman içinde, daha doğrusu zamanı geldiğinde zaten yapılacak ama, teknolojinin yine de epey ağır basacağını tahmin ediyorum.

Bütün bu gelişmelerle singularity olayını birlikte ele alırsak, yapay zekanın birdenbire kendi başına karar verir ve insanlığın geleceğini tayin eder konuma geleceğini düşünmek tam bir karamsarlık olacak diye düşünüyorum. Onun yerine insan, yeni bir evrim basamağı olarak teknolojik bir bedene ve fonksiyonlara kavuşacaktır demek bana çok daha mantıklı ve olası geliyor.

Öyle ki, örneğin uzayda yaşayan insanlar, yani özel giysilere gerek duymadan radyasyona ve basınç eksikliğine, düşük ısıya dayanabilecek vücutlara sahip olan insanların veya canlıların varlığı hiç de yabana atılacak bir düşünce gibi görünmüyor.

Daha dayanıklı, daha uzun sürelerle yaşayabilen, daha verimli vücutlara sahip insanlar ve bunları destekleyen gelişmiş yapay zekalar yepyeni bir insan ırkının ortaya çıkmasını sağlayacaktır.

Yani CYBORG, hiper-insan veya üstün-insan!

Benim beklentim, insanoğlunun zaman içinde kendi kendini değiştirerek, geliştirerek yapay zekayla birleşik, entegre bir yapıya dönüşmesidir. Bunu da, doğal olmasa bile, evrimin bir parçası olarak görmemiz gerekecek.

Özetle, yapay zeka tekilliğe ulaşacaksa, bunu, insandan bağımsız olarak değil, onunla bütünleşerek, bir üstün-insana dönüşerek yapacaktır.

Bu konuyla ilgili düşünce ve önerilerinizi lütfen paylaşın.

Yeni videolarımdan anında haberdar olmak isterseniz, Youtube kanalıma abone olmayı ihmal etmeyin.

Tekrar görüşmek üzere.

Ahmet Aksoy


Referanslar:



https://commons.wikimedia.org/wiki/File:DARPA_Exoskeleton.tiff

When Will We Reach the Singularity? – A Timeline Consensus from AI Researchers


http://www.singularity.com/
https://futurism.com/kurzweil-claims-that-the-singularity-will-happen-by-2045
https://www.inverse.com/article/29729-singularity-predictions

When will the Singularity happen? (infographic)


https://www.singularity2050.com/the_singularity/

What is Technological Singularity & when can we achieve it?

May 022016
 
2.926 views

Yakın Geleceğimize İlişkin 10 Kritik Soru

Yakın Geleceğimize İlişkin 10 Kritik Soru

“I, robot” filminden


Teknoloji çıldırdı!
Teknolojik gelişim hızındaki değişim neredeyse dik bir tırmanışa geçti. Robotlara dayalı üretim sistemleri giderek yaygınlaşıyor. Yapay zeka kendi rekorlarını giderek daha kısa aralıklar içinde kırmaya başladı.

Bu gidişle 2030 yılına kadar neler olacak dersiniz? Ya 2050 yılına kadar?

Aşağıdaki sorulara sizin yanıtlarınız ne olur?

1- Otomasyona dayalı üretim yaygınlaştıkça insan emeğine duyulan gereksinim azalıyor. Peki insanlar para kazanamazlarsa üretilenleri kimler satın alacak?

2- Üç boyutlu yazıcılar şimdilik tek veya birkaç malzemeyi kullanarak çalışabiliyor. Peki bu mekanizmadaki malzeme çeşitliliği artar, hele moleküler düzeye kadar inerse bunlarla projelendirilmiş organik yapılar, organlar ve hatta yeni canlılar üretilebilir mi?

3- Isaac Asimov daha 1940 yılında “3 Robot Yasası”nı geliştirmiş. Peki bu kuralları yapay zeka sistemlerine uygulamak mümkün olacak mı? (*)

4- Yapay zeka, bizim onun yaptıklarını anlayamayacak kadar gelişirse neler olacak? O zaman yapay zeka insanoğlunu nereye koyacak dersiniz?

5- İnsanların -biyolojik varlıkların- Mars’a veya başka gezegenlere gitmeye çalışması ne kadar mantıklı? Bu işlerin robotlar veya “aşırı” koşullara dayanıklı hale getirilmiş yarı-insanlar tarafından yürütülmesi daha mantıklı olmaz mı? Hele kendi yıldız sistemimizin dışına da çıkmaya kalkışırsak…

6- İnsan beynindeki bilgilerin elektronik ortama aktarılması çalışmaları yürütülüyor. Bu başarıldığında o elektronik ortamlar “canlı” kategorisinde sayılacak mı?

7- Bazı bilgilerin moleküler olarak insan beynine enjekte edilebileceği öne sürülüyor. Bu mümkün olabilir mi?

8- Telefon, bilgisayar vb cihazların göz ve kulak gibi duyu organlarına gerek kalmaksızın insan beyniyle doğrudan iletişim kurabilmesi halinde insanoğlunun “ortalama zeka ve bilgi düzeyi” artmış olacak mı? Yoksa “matrix” olayına doğru mu evrileceğiz?

9- İnsanoğlunun teknolojik araçları doğrudan beyniyle denetlemeye başlaması onu daha da mı geliştirecek, yoksa mekanik robotlar haline mi dönüştürecek?

10- İnsanoğlunun gelecekte yapay zeka ile çatışma ihtimali olur mu? Olursa başarı şansı nedir?

Bu sorular kendiliğinden zihnimden dökülenler. Belli bir düzeni veya sıralaması yok. Ama yakın geleceğimizin bu tür soruların yanıtlarıyla şekilleneceğine inanıyorum. Varlığımızı artık sadece dinamik dengelerle koruyabiliyoruz. Durmaya, hatta yavaşlamaya kalktığımızda yerlere döküleceğiz.

Yukarıdaki sorular, biraz karamsarlık taşıyor diye düşünebilirsiniz. Ben öyle bakmıyorum. Bana göre bunlar eninde sonunda yüzleşmek zorunda kalacağımız konular. Farkında olmak, farkında olmayanları da uyarmak zorundayız.

Yaşam bizi bilmediğimiz yerlere götürüyor olabilir? Ama yeterli farkındalığa sahip olursak, hiç olmazsa elimizden gelenin “en iyisini” yapabilme şansımız olur.

Farkındalık bizi “dramatik” sürprizlere daha dayanıklı hale getirir.

Ahmet Aksoy

(*) 3 Robot Yasası:
1- Bir robot bir insana doğrudan veya pasif kalmak suretiyle zarar veremez
2- Bir robot, birinci yasa ile ters düşmemek kaydıyla, bir insan tarafından verilen emirlere uyar
3- Birinci veya ikinci yasaya ters düşmemek kaydıyla, bir robot kendi varlığını korur

Tem 022015
 
3.672 views

Robot kills worker in Volkswagen factory

The accident occurred on Monday, in a Volkswagen production plant in Baunatal.

Robot kills worker

Baunatal is in Hessen state of Germany, and there are 15,500 workers in the factory.

During a setting up operation, the 22 years old contractor has suddenly grabbed by the robot and crushed against a metal plate. He was setting up the stationary robot. The worker was hardly injured by the chest and immediately brought to the hospital. However it was too late. He died in the hospital.

The actual reason of the incident is not clear yet.

However, initial conclusions points to a human error.

gurmezin

References: